Birleşik Krallık, Kuzey Ormanı Projesiyle Çevre Koruma ve Sürdürülebilirliğe Önemli Bir Adım Atıyor

Birleşik Krallık, çevre koruma ve sürdürülebilirlik alanında dev bir adım atıyor. Hükümetin geçtiğimiz hafta duyurduğu iddialı bir projeyle, Kuzey İngiltere’de Liverpool’dan Hull’a uzanan 200 kilometrelik bir koridorda 50 milyon ağaç dikilerek kıyıdan kıyıya devasa bir orman oluşturulması planlandı.

“Kuzey Ormanı” adı verilen bu çılgın proje, yalnızca İngiltere’nin en az ormanlık bölgelerinden birini yeşillendirmekle kalmayacak, aynı zamanda iklim değişikliğiyle mücadele, biyolojik çeşitliliğin korunması ve kent sakinleri için yeni rekreasyon alanları sunma gibi çok yönlü hedeflere hizmet edecek.

Projenin, 25 bin hektarlık bir alanı kaplayarak bölgenin ekolojik ve sosyal dokusunu dönüştürmesi bekleniyor.

PROJENİN KAPSAMI VE HEDEFLERİ

Kuzey Ormanı projesi, M62 otoyolu boyunca uzanan bir yeşil kuşak oluşturmayı hedefledi. İngiltere’nin batısındaki Liverpool’dan doğusundaki Hull’a kadar uzanacak bu orman, yerel geniş yapraklı ağaç türleriyle donatılacak. Proje, Birleşik Krallık’ın Avrupa’daki en düşük ormanlık alan oranına sahip ülkelerden biri olduğu gerçeğine yanıt olarak geliştirildi.

İngiltere’de ormanlık alan oranı yalnızca %10 iken, Galler’de %15, İskoçya’da ise %18 seviyesinde. Bu oran, Avrupa ortalamasının oldukça altında.

Hükümet, projenin finansmanı için 500 milyon sterlinlik bir bütçe öngörüyor, ancak şimdilik sadece 5,7 milyon sterlinlik bir başlangıç fonu taahhüt edildi.

Projenin tamamlanması halinde, Manchester, Leeds ve Liverpool gibi büyük şehirlerin sakinleri için doğayla iç içe yeni kaçış alanları oluşturdu. Ayrıca, ağaçların hava kirliliğini azaltma, karbon tutma ve şehirlerdeki sıcaklık dalgalarını hafifletme gibi çevresel faydaları da vurgulandı.

BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR VE UZMAN GÖRÜŞLERİ

Projenin bilimsel temelleri, ormanların ekosistem hizmetleri üzerindeki etkisine dayanıyor. Londra Üniversitesi’nden çevre bilimci Prof. Dr. Mark Maslin, Kuzey Ormanı’nın karbon yutağı olarak işlev göreceğini ve Birleşik Krallık’ın 2050 net-sıfır karbon emisyonu hedefine katkı sağlayacağını belirtti. Maslin, “Ağaçlar, karbondioksiti emerek atmosferdeki sera gazlarını azaltır. Ancak bu tür projelerin başarısı, doğru türlerin seçilmesi ve uzun vadeli bakımın sağlanmasıyla mümkün” dedi.

Orman Koruma Konseyi’nden (Forest Stewardship Council) Dr. Diego Florian, ağaçların karbon tutma potansiyeline dikkat çekti: “Bir ağaç, fotosentez yoluyla karbondioksiti oduna dönüştürür. Bu, hem iklim değişikliğiyle mücadelede hem de biyolojik çeşitliliği artırmada etkili bir yöntem.” Florian, projenin yerel ekosistemlere uygun türlerle yürütülmesi durumunda, yaban hayatı için de önemli bir yaşam alanı yaratılacağını vurguladı.

Ancak bazı uzmanlar, projenin uygulanabilirliği konusunda temkinli. Oxford Üniversitesi’nden ekolojist Dr. Nathalie Seddon, yeni ağaç dikiminden önce mevcut ormanların korunmasının öncelikli olması gerektiğini savundu: “Orman katliamına son verilmeden yeni ormanlar oluşturmak, uzun vadede etkisiz olabilir. Ayrıca, monokültüre dayalı plantasyonlar yerine biyolojik çeşitliliği destekleyen karışık ormanlar tercih edilmeli.” Seddon, projenin yerel toplulukların katılımıyla yürütülmesi durumunda daha sürdürülebilir olacağını ekledi.

TARTIŞMALAR VE ZORLUKLAR

Kuzey Ormanı projesi, çevresel faydalarına rağmen eleştirilerden de kaçamıyor. Bazı çevre aktivistleri, projenin yüksek hızlı tren (HS2) gibi mevcut ormanlık alanlara zarar veren altyapı projelerini örtbas etmek için bir “yeşil maske” olarak kullanıldığını öne sürdü.

HS2 projesinin, 35 kadim orman alanından geçerek ekosisteme zarar verebileceği belirtildi. Ayrıca, projenin finansmanının henüz tam olarak sağlanmamış olması, uygulanabilirlik konusunda soru işaretleri yaratıyor. Buna rağmen, proje Birleşik Krallık’ın çevre politikalarında bir dönüm noktası olarak görüldü. Woodland Trust’tan Guy Thompson, “Bu proje, endüstriyel tahribatın izlerini silmek ve kırsal alanları yeniden canlandırmak için eşsiz bir fırsat” dedi. Thompson, mevcut Beyaz Gül Ormanı gibi projelerin Kuzey Ormanı’na entegre edilerek daha geniş bir ekolojik ağ oluşturulabileceğini ifade etti.

TOPLUMSAL VE ÇEVRESEL ETKİLER

Kuzey Ormanı, yalnızca çevresel değil, aynı zamanda sosyal faydalar da sunmayı hedefledi. Proje, şehirlerde yaşayan milyonlarca insanın doğayla bağ kurmasını sağlayacak.

Ormanlık alanların %80’inin halka açık olacağı belirtiliyor; bu da yürüyüş, bisiklet ve doğa gözlemi gibi aktiviteler için yeni olanaklar oluşturdu. Ayrıca, ağaçların otoyol gürültüsünü ve kirliliğini azaltarak yaşam kalitesini artırması bekleniyor.

Birleşik Krallık hükümeti, bu projeyi Avrupa Birliği’nden ayrılmanın (Brexit) yeşil politikaları terk etmek anlamına gelmediğini göstermek için bir fırsat olarak da değerlendirdi. Çevresel sürdürülebilirlik ve iklim değişikliğiyle mücadele, hükümetin uluslararası taahhütleri arasında yer aldı.

YEŞİL BİR GELECEK İÇİN UMUT

Kuzey Ormanı projesi, Birleşik Krallık’ın çevresel ve toplumsal dönüşüm yolculuğunda cesur bir adım olarak öne çıktı. Bilim insanlarının desteği ve yerel toplulukların katılımıyla, bu çılgın proje yalnızca Kuzey İngiltere’yi yeşillendirmekle kalmayacak, aynı zamanda iklim değişikliğiyle mücadelede küresel bir örnek teşkil edebilir. Ancak, uzmanların uyarıları dikkate alınarak mevcut ormanların korunması ve biyolojik çeşitliliğin önceliklendirilmesi, projenin başarısını belirleyecek kritik unsurlar olacak.