KOCAELİ’nin Gebze ilçesinde 4’ü öğrenci, 5 kişinin hayatını kaybettiği, 17 kişinin yaralandığı kazayla ilgili mahkeme heyeti, olay yerinde keşif yaptı. Kazada hayatını kaybeden kişilerin aileleri olay yerine gelirken, ölen Esmanur Avcı’nın annesi Zeynep Avcı ‘Ölmezsem sağ kalırsam, iki elim yakalarında olacak. Sorumluların hepsinin yakalarından tutacağım diyerek uzun süre gözyaşı döktü.
Kaza, 9 Kasım 2021’de Yavuz Selim Mahallesi Fikri Altıokka Caddesi’nde meydana geldi. Mehmet Özdemir yönetimindeki 41 P 0860 plakalı öğrenci servis midibüsü, kontrolden çıkıp yolda yürüyen Birsen Giriş’e çarptıktan sonra köprüden dereye uçtu. Kazada Birsen Giriş, öğrenciler Mert Efe Akıllı, Esma Nur Avcı, Rabia Üst ve Ege Yılmaz hayatını kaybetti, 17 kişi yaralandı. Kazada ağır yaralanan sürücü Özdemir’in sağ bacağı ise hastanede kesildi. Tedavisinin ardından gözaltına alınıp, adliyeye sevk edilen Özdemir, ‘taksirle birden fazla kişinin ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan tutuklandı.
SÜRÜCÜNÜN KANINDA UYUŞTURUCU ÇIKTI
Uyuşturucu kullandığı yönünde hakkında iddialar bulunan Mehmet Özdemir’den kan ve idrar örnekleri alındı. Numuneler, Adli Tıp Kurumu, Kimya İhtisas Dairesi, Acil Toksikoloji Şubesi yetkililerince incelendi. Raporda Özdemir’in kan ve idrar örneklerinde, ‘metamfetamin’ ve ‘amfetamin’ isimli uyuşturucu maddelerinin yanı sıra narkotik benzeri bir ağrı kesici olan ‘tramodol’ ilacına rastlandığı belirtildi.
‘1 HAFTA ÖNCE ESRAR KULLANDIM’
Kazadan önce 2 çocuğu bıraktığını belirten Mehmet Özdemir, ifadesinde, Kazanın olduğu yere yaklaştığımızda, yokuş aşağı ilerlediğim sırada, aracın altından top patlamış gibi bir ses geldi. Kontrol ettiğimde, frenin tutmadığını gördüm. Bu sırada önümde bir otobüs olduğu için, sola doğru geçerek, mecburen diğer şeride girmek durumunda kaldım. Bu sırada çocuklara sıkı tutunmalarını, frenin tutmadığını söyledim. Fakat bu sırada yolda karşıdan karşıya geçmekte olan bir kadının olduğunu gördüm. Çarpmamak için aracı sola doğru kırdım. Ancak yine de çarpma gerçekleşmiş. Bundan sonrasını hatırlamıyorum. Hastanede kendime geldim, ölenler ve yaralananlar olduğunu öğrendim. Olaydan dolayı çok üzgünüm. Ölenlere Allah’tan rahmet diliyorum dedi.Özdemir, ifadesinde olay günü uyuşturucu almadığını ancak kazadan 1 hafta önce esrar kullandığını söyledi.
BELGELERİN ÇOĞU EKSİK
Kaza ile ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda; servisin mesleki faaliyet belgesi, SRC2 belgesi, psikoteknik raporu, servis taşımacılığı yetki belgesi, servis taşımacılığı kartı, okul servisi güzergah kullanımı izin belgesi, mesleki faaliyet belgesi ve toplu taşıma aracı kullanım belgesi olmadığı, bu eksikliklere rağmen taşımacılık yaptığı belirtildi. Raporda ayrıca rehber personel olmaması, denetim-gözetim mekanizması kurulamaması nedeniyle servis işleten firmanın da yüzde 50 hatalı olduğu vurgulandı. Kazada hayatını kaybedenlerden bazılarının yakınları, Milli Eğitim Bakanlığı’na tazminat davası açtı.
Gebze 1’inci Asliye Hukuk Mahkemesi, 41 P 0860 plakalı aracın plakasının sahte olup, olmadığının araştırılmasını talep etti. Sakarya İl Emniyet Müdürlüğü de mahkemenin talebine cevap verdi. Söz konusu aracın 22 Aralık 2020 günü saat 064854’te Kocaeli Gölcük’te bulunan bir PTS (Plaka Tespit Sistemi) noktasından geçtiğini ve aynı plakalı bir başka aracın 22 Aralık 2020 günü saat 06.48’de TEM Otoyolu Sakarya Sapanca üzerindeki başka bir PTS cihazına yakalandığı belirlendi. Raporda belirtilen sürede iki nokta arasında mesafe katedilemeyeceğinden, aracın ikiz plaka olarak tespit edildiği belirtildi.
OLAY YERİNDE KEŞİF YAPILDI
Taraf avukatlarının talebi üzerine mahkeme heyeti, bugün sabah saatlerinde kazanın yaşandığı yerde incelemelerde bulundu. Bir trafik bilirkişisi, makine mühendisi ve ceza hukukçusundan oluşan heyet kaza yerini inceledi. Bu sırada kazada yaralanan ve hayatını kaybeden kişilerin aileleri de bölgeye geldi. Kazada ölen Esmanur Avcı’nın annesi Zeynep Avcı ‘Ölmezsem, sağ kalırsam iki elim yakalarında olacak. Sorumluların hepsinin yakalarından tutacağım. Kimseye hakkımı helal etmeyeceğim. Ellerim yarım kaldı, ellerine kurban olurum kuzum’ diyerek kızı için ağıt yakıp, uzun süre gözyaşı döktü. Yapılan incelemelerin ardından heyet rapor oluşturmak üzere bölgeden ayrıldı.
‘HAK ETTİKLERİ CEZAYI ALMALARINI TALEP EDİYORUZ’
Konuyla ilgili konuşan avukat Arada Yamanlar ise, ‘Bu kaza münferit bir kişinin kusurlu hareketinden kaynaklı bir kaza değil bize göre. Bu kazanın olmasına sebep olan birçok unsur var. Mahkeme heyetine bunu defalarca söyledik. Okul yönetiminin denetimden kaynaklanan sorumluluğu var. Milli Eğitimin denetimi yeterince yapmamasından kaynaklı sorumluluklar var. Yine diğer kamu idarelerinin sorumlulukları var. Servis aracının sahibi ve firma sorumluluğu var. Şoför ihmaller zincirinin son halkasının sorumluluğuyla bu feci kaza meydana geldi. Canlar yandı. Bir daha böyle canların yanmaması için hak ettikleri cezaları almalarını talep ediyoruz’ dedi.
‘KAZADAN SONRA PEK DIŞARI ÇIKAMIYORUM’
Yaşanan kaza sırasın midibüste bulunan ve ağır yaralanan öğrencilerden Furkan Can Öztürk (16), ‘Kaza sebebiyle beynimden 3 defa ameliyat geçirdim. Sırtımda platin var, 8 tane vida var. Kazadan sonra pek dışarı çıkamıyorum. Hala tedavilerim devam ediyor. Tedavilerimden dolayı özel hayatım yok, pek bir şey yaşayamıyorum. Hep evdeyim. Kazadan dolayı okula gidemediğimden sınıf tekrarı yaptılar. Ben de sınıf tekrarı yapmamak için açık liseye geçtim. Şu an 10’uncu sınıftayım. Tedavi süreci beni yıpratıyor. Fanatik bir Galatasaraylıyım. Maçları kaçırmamaya çalışıyorum. Bu sene statta maç izlemek isterim’ dedi. (DHA)
